'Kadınların tacizine uğruyorum'
Oyuncu Burak Özçivit samimi itiraflarda bulundu.
Yakışıklı, sempatik ve açık sözlü biri Burak Özçivit. Bugüne kadar ‘Eski 18’, ‘Zoraki Koca’, ‘Baba Ocağı’ dizilerinde ve ‘Musallat’ isimli sinema filminde rol alan Özçivit, ilk kez bir aksiyon projesinde oynayacak olmanın heyecanını
yaşıyor.
5 yıldır oyuncu Zeynep Dörtkardeşler’le aşk yaşayan Özçivit, popülerliğin kadınların ilgisini artırdığına inanıyor ve sevgilisinin hayatında el freni olduğunu söylüyor.
Bu sezon neredeyse her dizide sizin adınız anıldı ama siz ‘İhanet’le karşımıza çıkıyorsunuz. Bu işin farkı neydi?
Yaklaşık 25 diziden teklif aldım. ‘Samanyolu’, ‘Ezel’ ve ‘Ömre Bedel’ için görüşmeye gittim, ama olmadı. Ardından ‘İhanet’ geldi. Hep komedi yapıyorum. Dramda oynamak ve artık izleyicinin beni göreceği bir iş istiyordum. Bu dizi isteğime cevap verdi. Tabii Mustafa Şevki Doğan faktörünü es geçemem.
- Neden?
‘İhanet’ bir aksiyon dizisi ve Türkiye’de bunu çekebilecek çok az yönetmen var. Bu açıdan ‘Deli Yürek’, ‘Kurtlar Vadisi’ gibi dizilerin yönetmeni Mustafa Şevki Doğan’a çok güveniyorum.
- ‘İhanet’in bugüne kadar izlediğimiz polisiye dizilerinden farkı ne olacak?
Bu dizi ‘Arka Sokaklar’ değil. Sadece polis hikâyesi anlatmıyoruz. Emir karakteri, polis kolejinde okumuş ve ablası, büyük holdinglerden birinde gerçekleşen bir suikastta öldürülmüş. Bu dizide Emir’in intikam alma öyküsü ekrana yansıyacak.
‘ERKEKLER DE AĞLAR’
- Polis rolüne hazırlanmak için radara takılıyor muşsunuz...
(Gülüyor) Yıllardır radara takılırım. O yüzden birçok polisle arkadaş oldum. Şimdi de bana bir polis rolü kısmet oldu. Radar işin esprisi...
- Sizi hep komedi projelerinde izledik. Dramda zorlandınız mı?
Bazen. Çünkü aynı anda rolü, kamerayı ve ışığı düşünmek zorundasınız. Dizinin ilk iki bölümünde sürekli ağlıyorum.
- Ama ‘Erkekler ağlamaz’ derler...
Erkekler de ağlar, hem de hüngür hüngür ağlar. Sahne çekilmeden iki saat önce arabada geçmişimi, sevdiklerimi ve İzmir’de okuyan kız kardeşimi düşünüp ağlama provası yapıyorum. Benim için sahnenin duygusu önemli. O sırada yakışıklı görünüp görünmediğim umurumda olmaz. Bu arada dizinin ilk üç bölümü çok aksiyonlu; müthiş bir dizi geliyor.
‘ÖPÜŞME SAHNELERİ PRİM YAPIYOR’
- Partneriniz Merve Sevi. Bir önceki dizinizde Ceren Hindistan’la öpüşerek neredeyse sevgiliniz Zeynep Dörtkardeşler’den oluyordunuz. Bu defa durum nasıl? Bir daha öpüşür müsünüz?
Ooo çoktan öpüştüm bile. Hâlâ duymadınız mı? Yakında çıkar haberleri. (Gülüyor)
- O zaman bir ayrılık haberi daha kapıda mı?
Tabii ki birbirimizi kıskanıyoruz. Ama ayrılmadık. Bu öpüşme sahneleri konuşuldukça prim yapıyor. Her dizide kullanılmaya başlandı.
- ‘Aşk-ı Memnu’daki öpüşme ve sevişme sahneleri aylardır magazin gündemini meşgul ediyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Ekranlarda iki güzel insanın yakınlaşması ilk başta insanlara çok çekici geldi. Ama reytingler artınca işin dozu biraz fazla kaçtı. Herkes reyting almak için dizilerine böyle sahneler koymaya başladı. Türkiye gibi kapalı bir toplumda bu kadar çok sevişme sahnesi çekilince, ister istemez bir patlama oldu. Ve artık insanlar komşu kızına bile yan gözle bakmaya başladı. Bence, ‘Aşk-ı Memnu’
toplumun ahlakını bozuyor.
- Peki siz öpüşme sahnelerinde geriliyor musunuz?
Ben bu sahnelerde genelde rahatım, kasılmıyorum ama kadınlar geriliyor. Dolayısıyla onun gerginliği bana da yansıyor. Aslında, yazılıp çizildiği gibi abartılacak bir durum yok ki... Açıkçası o sahnelerde ben “Bitse de gitsek” diyorum.
"Kadınların tacizine uğruyorum"
- Kadınlarla aranız nasıl?
Dışarıda çok fazla yakışıklı erkek var ama sen popüler olduğun zaman talep çok oluyor. Asılanlar, laf atanlar var. Hatta kadınların sözlü ve fiziksel tacizine de uğruyorum.
- Ekranları Best Modellerin kaplaması hakkında ne düşünüyorsunuz?
Kenan İmirzalıoğlu, Kıvanç Tatlıtuğ, Burak Hakkı, Tolgahan Sayışman, Berk Oktay ve benim dışımda kim var? 600 kişi arasından biz öne çıktıysak sadece manken olduğumuz için değil. Çok çalıştık, emek harcadık. Geçmişte de ekranlarda hep güzel erkekler olmuş. Tarık Akan, Ayhan Işık dergilerden seçilmedi mi?
HABERTÜRK/22.01.10